25 Aralık 2017 Pazartesi


REMBRANDT

“GECE DEVRİYESİ”

Betimleme

Konu Malzemesi:
1642’de Amsterdam’da bulunan bir grup erkek birkaç çocuk ve bir köpek ile toplam 28 figürden oluşan kalabalık bir grup gece muhafızları resmedilmişti. Bu grup, Amsterdam’ın koruyucu askeri birliklerinden birini oluşturan çeşitli rütbedeki silahşörleri göstermektedir. Eserin içinde göze çarpan en önemli unsur durağan bir sahnenin hareketli olarak resmedilmesidir. Sanki tuvalde bulunan insanların birkaç saniye sonra koşuşturarak ortadan kaybolacaklarmış gibi bir havayla çalışılması ve gözün sürekli olarak resmin her alanına doğru arayışlarda bulunması bize inanılması güç bir yeteneği ortaya çıkartıyor. Ayrıca sanatçının kompozisyon içerisine yerleştirdiği en güzel unsur çok güzel resmedilmiş olan küçük bir kız çocuğudur. Küçük kız resmin odak noktasını oluşturmuştur.
Malzeme:
Tuval üzerine = Yağlı boya
Tuval 3x6 mm. 4x4mm. 330 kg
Ancak Amsterdam Belediye binasının kapısından sığmadığı için o dönemki belediye başkanının kararıyla resim 3 kenarından kesilerek küçültülmüştür.
Biçim:
Çok teknikli, çok boyutlu barok dönemin en önemli eserlerinden biri olan “Gece Devriyesi” resmi ustaca kullanılan ışık ve gölge bizi etkilemeye yeterlidir. Parlak boylamasına incelen sarılar ve kırmızılar bizi bu geniş skalalı çalışmanın odak noktasına iter. Gece karanlığı ve gündüz aydınlığını bir arada gösteren Rembrandt, Chiaroscuro yöntemi ile koyu renkleri geri plan üzerinde parlak renkleri figürleri işleyerek dikkat çekici bir etki yaratmıştır. Bu etki ile resme bakan seyirci ilk olarak parlak ve aydınlık görünen resmin en önemli figürleri yüzbaşı, teğmen ve maskot küçük kızı fark eder. Kullandığı sembolleri ile Katolikleri ve Protestanları bir araya getirmiş boy farklarıyla sembolik bir olgu oluşturmuştur.
Bağlam:
Resimdeki askeri birlik şehirde bir devriye yapmakta değildir. Rembrandt’ın eseri yaptığı dönemde muhafız birlikleri oldukça sakin ve barışçıl birliklerdir. Ne Amsterdam’daki taşkınları durdurmak ne de şehri savunmak durumundalardı. Dolayısıyla da şehirde gece veya gündüz dolaşıp bir devriye hizmeti sağlamak durumunda değillerdi. Buluşmaları ancak sosyal veya sportif amaçlı idi. Bu yüzden harekete geçmek üzere olan birliğin devriye için değil muhtemelen katılacak bir sosyal toplantı veya tören geçidi için olduğu düşünülür. Öte yandan isimdeki “gece” kelimesi de yanlış bir kullanımdır. Yıllar boyu yapılan özensiz restorasyonlarla üst üste uygulanan vernik katmanları ve kir, eserin renklerini kapatmış ve siyaha benzer karanlık bir görünüm oluşturmuştur. Bu sebeple de yıllar içinde resmin aslında gece saatlerini gösterdiği ve dolayısıyla askeri birliğin de gece devriyesine çıktığı düşünülmüş ve bu şekilde yanlış bir isim ortaya çıkmıştır. Eser ancak II. Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden restore edildiğinde 300 yıl önceki gerçeğine yakın renklere ulaşılmış ve aslında olayın gün ışığında geçtiği anlaşılmıştır.
Yorumlama:
“Işığın ve gölgelerin ressamı” denildiğinde akla gelen Rembrandt eserlerine bakmak öyle ilgimi çeker ve keyif verir ki biraz da resmin dönemine gider Rembrandt’ı izlerim. “Gece Devriyesi” adlı eserin bana kalırsa ışığın ve gölgelerin müthiş armonisiyle resimleri sanatın aşmamızda rehberlik edebileceği en önemli sınırı geçmemize yardım edebilir yani bedenlerimize ve zihinlerimize tutsak olmakla bütün bunlarda bağımsız olmak bütünüyle farklı bir yerde olmak arasındaki sınırı. Büyük ustanın aydınlatma yöntemi olarak bilinen Rembrandt ışığı bizim yolumuza yansımalı, onun hakkında ne denli kitap okunursa okunsun resimlerinden öğrenilecek çok şeyimiz var.
 Kendi tarzından asla ödün vermeyen sanatçı birliğin resmini çizmeyi kabul etmiş ancak kesinlikle geleneklere uymayı düşünmemiş ve geleneksellikten çıkarıp sadece grup portresi çizmek değil de sanki tarihi bir olay veya mitolojik bir sahneymiş gibi resmetmiştir. Resimdeki her karakterin hareket kazanması ve dramatik bir ışık kullanımı ile adeta gerçek bir tiyatro sahnesi yaşatmış gibidir. Ancak benim en çok dikkatimi çeken karakter fazlaca süslü altın renkli elbisesi ile resme yerleştirilen küçük bir kız, adeta sihirli gibi görünüyor. Küçük kız resimdeki en beklenmedik en ilginç unsurlardan biri, onun burada varlığı normal ötesi bir durum. Sanki içinde ışık varmış da parıltılar saçıyormuş gibi resmin odak noktasını oluşturuyor.
 Bu resim sanat tarihinin büyük bir kısmını oluşturuyor öyle ki Van gogh bu resim için şöyle söylemiştir: “Eğer yalnızca bir kuru ekmekle 2 haftayı bu resmin önünde oturarak geçirebilirsem ömrümün on sene kısalmasından bir rahatsızlık duymam.”
Yargılama:
Gece Devriyesi eseri Rembrandt’ın sipariş üzerine yaptığı bie resim olduğu belirtilir. Rembrandt tüm teknik gücünü göstererek sanat tarihinde “Gece Devriyesi” ismiyle bilinen tabloyu tamamlar. Siparişi veren kişilerin beklentilerinden farklı olmuştur. Siparişi verenler Rembrandt’dan farklı şeyler ummuşlardır. Çünkü sanatçının geçmişte gerçekleştirdiği “Anatomi Dersi” isimli tablosunda figürlerin hepsini aynı özende ve boyutta işlemiştir. Gece Devriyesi isimli resimde ise ışık- gölge oyunlarıyla, karmaşık renk ve kütlelerle canlanan bir kompozisyon gerçekleştirmişti. Rembrandt’ın onlarla dalga geçtiğini düşünmüşlerdir ve onu bozguncu olarak nitelendirip işten uzaklaştırmışlardır. Yeni gelişen egemen güç Rembrandt aleyhinde yoğun propaganda başlatmış ve zamanla Rembrandt’ın sanatçı ününü kaybetmesi sağlanmıştır.
 Yaşanılan bu örnekte olduğu gibi toplumun içindeki baskıcı unsurlar sanatçıların yaratımlarında etki sahibi olmuşlardır ve sanatçının daha sonraları verebileceği eserler üzerinde de olumsuz etkiler yapabilmişlerdir. Ayrıca Gece Devriyesi resmi bir kuram üzerine düşünüldüğü zaman resim alanı yani geneli yansıttığı için ve zamanın koşullarına, oluşumlarına ayna tuttuğu için yansıtma kuramı 1’e göre değerlendirebiliriz. Eserle sanatçı arasındaki ilişkiyi de düşünecek olursak yalnızca ayna tutmamış esere kendi düşüncelerini de kattığı için pencere açmış olur yani anlatımcılık kuramı 1’e göre değerlendirebilmek mümkün ayrıca o dönem şartları ve dış dünya ve toplum ilişkisi düşünülerek adeta tarihsel bir resim yaparak tarihsel eleştiriyi de kullanarak bu eseri değerlendirmek mümkünür.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder