Elinde bir bilet var ve nereye
istersen oraya gidiyor. İnanılması güç öyle değil mi ? İtalya da Roma sokaklarında yürümek, Paris’te Eiffele karşı kahve yudumlamak, Dubai de safari yapmak hatta belki dünyaya en
uzaktan bakmak uzayın derinliklerinde kaybolmak. Kafamızın içinde
oluşturduğumuz bir sözcük vardır
“İmkansız” peki ama neden
oluşturduk bu kelimeyi yada neden özgürleştirmedik beyinlerimizi? İşte şimdi tam zamanı beyinlerimizi
özgürleştiriyoruz yaşadığınız bütün kargaşalardan beyninizi kurtarın hatta ilk
hedefimiz mutluluk değil mi işte size mutluluk!
Mutluluğun formülünü bulduğumda 1. Sınıftaydım okuma yazma konusunda arkadaşlarımdan biraz geride kalmıştım okadar utanıyordum ki okula gitmek istemiyor ailemle okul hakkında asla konuşmak istemiyordum. Gece olsun uyuyayım ama sabah olmasın her sabah anneme hasta numarası yapıyordum ama artık oda biliyordu hasta olmadığımı. Bir gece yatağıma girdim işte en büyük mutluluktu bu. Gözlerimi kapattım ve biranda okuluma gidip sırama oturdum kitabımı açtım ve kitap okumaya başladım. Hemen gözlerimi açtım etrafa baktım müthiş bir karanlık okul yok sıra yok kitap yok beynimde yaşadığım kargaşaya inanmıyordum küçücük kalbim yerinde değildi sanki elime almıştım elimde öyle hızlı atıyordu ki zapt edemiyordum onu. İşte ben bu geceden sonra mutlu oldum her gece gözlerimi kapattığım anda başladı mutluluğum önce kitap okumaya başladım sonra sevdiğim bütün çizgi film kahramanlarıyla oyunlar oynamaya başladım. Düşünsenize aklınıza gelebilecek her şeyi yapabiliyordum artık beynimle oyunlar oynuyor istediğim kıyafetleri giyiyor istediğim yerlere gidiyor istediğim yemeği yiyebiliyordum. Artık büyüdüm , büyüdüm ama hayallerim hep benimle oldu hayallerimde benimle birlikte büyüdü elbette. İşte şimdi sizinle de paylaşıyorum mutluluğumun formülünü hayal gücüm kalp ben…
Hayal kurmak geleceği makro ölçülerde yaşama
isteğidir. William Russell’in dediği gibi
“Büyük işler, büyük hayaller kurma özelliği olan insanlarca
başarılmıştır” Hayaller, hayat tarlasından geçerken elimizde biriktirdiğimiz
tohumların yürürken toprağa
düşürdüğümüz filizlerdir. Tohum ve tarla
için de çabalamanız gerekir ki tohumlar filiz açabilsin ve hayaller yaşamaya değer olsun. Hayalleriniz sizin beyin
gücünüzü gösterir. Bir insanın kişiliğini anlamak için sadece yaptıklarına
değil, hayallerinde var ettiği yapmak istediklerine de bakmak gerekir. Barbara
Sher sözü bütün bunların minik bir özeti gibi , “Hayaller bizim kim olduğumuzun aynasıdır.”
Aynaya bakmadan geçirdiğimiz günümüz yokken neden kişiliğimize de dönüp bakmayalım ki ? Esaret altındaki insan
özgürlüğü hayal etmeli ki kim olduğunu ne istediğini herkesten önce kendi
bilsin. Öyle ki karnı aç insan ekmeği olmayan
değil ekmeğin hayalini kuramayan insandır aslında.. Kurduğumuz her hayal yarın için gelecek için değil mi zaten
o zaman hayat duvarına gelecek adına bir tuğla neden koyulmasın. Önce
hayalinizi kurun ve ardından bu hayalinize ulaşma adına yolunuzu çizin ,
yürüyün ve koşun. Hayaller imkansız gibi gözükse de yine sizin hayal içinde yaşamış olduğunuz hisleriniz
beyninizin bir köşesinde kalacak ve bu
imkansızı gerçekleştirmek için fazladan bir adım atmanız gerektiğini
bileceksiniz . Hayaller insan beynini öylesine harekete geçirir ki,
belli bir süre sonunda siz hayalin peşini bıraksanız da hayaller sizin peşinizi
bırakmaz. Zaten bizi hayata bağlayan birazda gerçekleşmemiş hayaller değil
midir? “Hayallerini ve ideallerini bıraktıysan bari yaşamayı da bırak” der Marian
Anderson. (https://kisiselbasari.com/video-hayalleri-olan-insan-basari-yolunda-durdurulamaz.html) Siz
yeter ki hayal edin ve görün ki o
hayal sizin hayat yolunda elinizden tutacak, terinizi silecek ve varış yerinde
sizi bekliyor olacaktır. Hayal gücü özgürdür. Hayal gücü özgürleştirir. Hayal
önce beyni sonra insanı özgürleştirir. Riviere “Kafeste olmak insana uçabileceği
zannını veriyor” der.(http://dirilispostasi.com/a-5454-hayal-kurmak-gelecegi-kurmaktir.html) Hayallerle özgürleşmek için engelleri
küçümseyin. Wright Kardeşler önlerine çıkan
engelleri küçümsemeseydi uçağı icat edemezlerdi veya Edison için ışık bir hayaldi
imkansızdı belki ama hayaldi. Hayaller gerçekleşmek için vardır engeller ise
aşmak için Hanry Ford’un dediği gibi, “Engeller gözümüzü hayalden ayırdığımız zaman
gördüğümüz o korkunç şeylerdir.”
Hayallerini engellerin ve imkazsızlıkların yenmesine izin verme hayalin
yoksa asla gerçeği yaşayamayacaksın…
7 yaşında başlayan hayal dünyam katlanarak
büyüdü beynime sığdıramaz oldum çözümü ise hayallerimi paylaşarak yaşatmaya
karar verdim . En büyük hayallerimden biri olan sanat eserleri içinde var olma arzusu
evet evet sanatın içine girdiğim günden itibaren o resimlere her baktığımda hayallerimde eserlerin içinde görürüm hep kendimi
Rembrant’ın Gece Devriyesi eserinde bulunan tek kadın figürü olan küçük bir kız o
benim işte Velásquez’in Nedimeler resminde donateur da benim Dali’nin
Belleğin azmi eserinde dala takılı olan o saatte benim Picasso’nun Guernica'sında resmin merkezinde acı içinde
yıkılmak üzere olan, mızrakla vurulmuş o atta benim evet hepsi benim dünyamın
gücü benim beynimin gittiği gördüğü yerler, anlar ve hisler bu hayal beni
lisans eğitimimin son senesinde staj gördüğüm okulumda öğrencilerimin de aynı
hisleri yaşamasına yönlendirdi. Bir
Görsel Sanatlar Öğretmeni olacaksam öncelikle onlara hayal kurmayı
öğretmeliydim. Onlar için gerçeklik, beş duyuyla algılanabilen şeylerden çok
daha fazlası olmalıydı kafalarının içinde pek çok farklı gerçeklikle
yaşayabileceklerini öğrenmelerini istedim. Bu sefer Leonardo’nun Son Akşam
Yemeği resminin içine kendimi değil
öğrencilerimi sokacaktım resimlerin içinde
yaşadığım o doyumsuz tadı onlarda yaşayacaktı ve yaşadılar da. Onlara gerekli
bilgileri ve dönütleri vermiştim en az benim kadar heyecanlıydılar sürekli
parmakları havada "ben İsa ben olayım hocam!" nidaları ile bağırıyorlardı resimdeki figür sayısı kadar öğrenci seçtim ve yerlerinde
nasıl durmaları gerektiğini gösterdim onlara sonuç mükemmeldi herkes çok
eğleniyor ve bütün öğrenciler modern son akşam yemeği enstalasyonuna
bayılmıştı. Her zaman hayalimde var olan resimlerin içine real anlamda ben değil
belki ama öğrencilerimi sokmuştum. Benim her gece girdiğim resimlerden aldığım
haz onların yaşadığı o mutluluktan daha öte olmamıştı…
Hayatımın her evresinde hayallerim var oldu.
Kimsenin göremediğini görmek en ufak detaylarla bile büyülenmek , sıkıldığım
her ortamdan kaçıp beynimi başka yerlere götürmek en büyük tutkum oldu. Şuan yedi yaşındaki o
çocuk değilim evet ama gördüm ki, 7 yaşından beri kurduğum bütün hayallerimi
şimdilik gerçekleştirdim bu yaşımda var olan hala bir sürü hayalim var biliyorum
ve eminim onlarda gerçekleşecek çünkü
ben öğrendim artık “ Hayaller gerçekleşmek için varmış.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder